Şike mi, Kumpas mı! Yıldönümü…

2011 Türk futbolu şike davası ya da 3 Temmuz süreci, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatıyla Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’ne bağlı ekiplerin yapmış olduğu 8 aylık teknik ve fiziki takip inceleme neticesinde 3 Temmuz 2011 tarihinde Türkiye’nin 15 şehrinde eş zamanlı olarak gerçekleştirdiği operasyonla birçok aktif yönetici ile futbolcunun gözaltına alınması sonucu başlayan davadır. Türk futbol tarihinin en büyük skandallarından birisidir. 2010-11 sezonunda Süper Lig ve 1. Lig’in bazı müsabakalarında şike yapıldığı ve teşvik primi verildiği iddiası üzerine başlatılmıştır.
Sportif Tarafı
3 Temmuz 2011 tarihinde yapılan operasyonla davanın duyulması ülkede tam bir şok etkisi yaratırken dönemin Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Ali Aydınlar, süreci yakından takip ettiklerini ve bu davanın sportif yargılamasını yapacaklarını açıkladı. 6 Temmuz 2011 tarihinde savcılıkla görüşen Mehmet Ali Aydınlar, “Durum vahim gözüküyor.” açıklamasını yaptı. Aynı günün akşamı İstanbul Emniyet Müdürlüğü soruşturmayla ilgili bir basın açıklaması yayınladı. Açıklamada 2010-11 sezonunda Süper Lig ve 1. Lig’de oynanan toplam 19 maçta şike ve teşvik primi faaliyetlerinin gerçekleştirildiğinin tespit edildiği ve delillendirildiği bildirildi.
UEFA, CAS ve İFM Yargılamaları
UEFA, 24-25 Mayıs 2013 tarihinde Londra’da gerçekleştirdiği kongresinde “Irkçılık ve şikeye karşı sıfır tolerans” prensibi çerçevesinde çok ciddi kararlar aldı. Bu tür eylemlerde geriye dönük zaman aşımını kaldıran UEFA, eğer yerel federasyon bu olaylara kamu vicdanını tatmin edici cezalar vermezse kendi soruşturmasını başlatabileceğini açıkladı.
Nitekim Türkiye’deki şike davası için TFF’nin yaptığı sportif yargılama neticesinde çıkan kararları tatmin edici bulmayan UEFA, şike davasında adı geçen birçok takımı yargılamış ve bu kulüplere cezalar vermiştir.
FENERBAHÇE TARAFI
“Fenerbahçe için kumpasın rol sahiplerinden hesap sorulana, maddi ve manevi zararlarımız tazmin edilene kadar bu süreç bitmeyecek,
3 Temmuz 2011 günü başlayan mücadelemiz hukuk önünde son güne dek devam edecektir.
Bugün bu sürecin 12. yılında dimdik ayakta duran Fenerbahçe Spor Kulübü olarak bir kez daha vurguluyoruz;
Fenerbahçe bu güzel ülkenin milli bir değeri,
100. yılındaki Cumhuriyetimizin vazgeçilmez neferi, sporcu nesillerin, sporla yetişen geleceğin yegane yuvasıdır!
Milyonlarca taraftarıyla Fenerbahçe yıkılmazdır…”
TRABZONSPOR TARAFI
Önce ki yılların aksine Trabzonspor yönetimi sessiz kalarak “ADALET” aradaklarını Yüce Türk yargısına güvendiklerini belirtti.